Kategori arşivi: Hibrit Araçlar Hakkında

Elektrikli Araçlarda Şarj Süresi

Elektrikli Araçlarda Şarj Süreleri

Günümüzde son zamanların en önem verilen teknolojik gelişmelerinden birisi de elektrik enerjisi ile çalışan araçlardır. Otomotiv endüstrisinde büyük bir önem arz eden elektrikli araçlar her konuda standart araçlarda ki işlevselliği ortaya çıkarmakta ve ihtiyaçların giderilmesine yardımcı olmaktadır. Dünya üzerinde hızla tükenen petrol kaynakları, azalan bu kaynaklar sonucunda elektrikli araçlar büyük bir ihtiyaca dönüşmüştür. Elektrikli araçların şarj süresi 6-8 gibi bir süreyi kapsamaktadır. 3 fazlı sistemde hızlı şarj ile bu süre yarım saate kadar aşağıya düşebilmektedir. Depolamış olduğunuz bu şarj ile birlikte en az 150 km yol rahatlıkla gidilebilmektedir.

Şarj bitimine yakın şarj istasyonları devreye girecek ve araçlarda ki şarjın dolmasıyla birlikte tekrardan aynı güvenlikte yolunuza devam edebileceksiniz. Son zamanların en gerekli uygulamalarından biri haline gelen elektrikli araçlar bireylere de her konuda tasarruf yaptırmayı sağlamaktadır. Otomotiv endüstrisi içinde büyük bir önem arz eden bu tür elektriksel işleve sahip olan araçlar artık günden güne ilgi odağı haline dönüşmeyi başarmıştır. Elektrikli araç şarj sistemleri tüm parçaları ile bir bütün halindedir.

Bu sayede bütün halinde olan tüm parçalar görevlerini kusursuz bir şekilde yürütebilmektedir. Bu sayede şarj dolumu ile birlikte en az 150 km kadar bir yol kat etmeniz mümkün bir hale gelmektedir. Şebekeden gelen 3 faz dağıtım paneline ulaşarak aracın elektriksel akımını hızlandırmakta ve aracın şarjla bir çalışmasına imkân tanımaktadır. Şarj ünitelerine elektriksel akım iletilmesi ile birlikte kusursuz bir yolculuk sizleri beklemiş oluyor. Şarj süresi 6-8 saatlik bir dilimi kapsamaktadır.

Şarjın son noktaya gelmesi ile birlikte hemen istasyonlardan şarj takviyesini yaparak aracınızı tekrardan harekete geçirebilirsiniz. Elektrikli araçlar altı kat daha hızlı bir şarj işlemini gerçekleştirmektedir. 8-10 saate kadar uzanan şarj süreleri, yeni istemler ile birlikte bir buçuk saate bile indirilebilecek noktaya gelmiştir.  3 fazlı besleme sistemi sayesinde elektrik depolanırken artan gerilimle birlikte paralel devre olarak daha elektriğin akış yolu da epey bir artış gösteriyor. Elektrik tasarrufunu da en iyi şekilde sağlayan bu araçlar güvenli bir yolculuk yapmanıza imkân tanıyor.

Benzinli Aracı Elektrikliye Çevirmek

Benzinli bir araca nazaran yüzde 90 daha azca yakıt maliyeti olan elektrikli araçlar hem çevreci yanı hem de maliyetli oluşu ile biliniyor. Mekatron Mühendislikortalama 1 yıl ilkin KOSGEB yardımı ile iş hayatına atılmış bir şirket. 2010 senesinde Sanayi Bakanlığı‘nın ikinci el araçların elektrikli araçlara dönüş izni vermesi ile kurulmuş. Elektrikli araba dönüşümü üstüne hizmet veren şirket 2012’de seri üretime geçerek ikinci el araçları elektrikliye dönüştürmeyi hedefliyor. Mekatron Mühendislik Şirket Ortakları Fuat Eken ve Özer Arslan elektrikli araçların çevreye ve ekonomiye katkılarını bizlerle paylaştı.”

Elektrikli ve hybrid araçlar, bir ihtimal bizim geleceğimiz için değil, fakat evlatlarımızın geleceği için oldukca mühim. Hem fosil yakıtların oluşturduğu kirlilik hem de tükenmekte olması sebebiyle alternatif enerji kaynaklarına küresel olarak yönelmek koşul. Şunu da unutmamakta yarar var Avrupa’da avmlerinde şuan benzinli araçlar otoparklara alınmıyor. Sebebi karbon gazı salımını azaltmak. Yakın bir zamanda ülkemizde de uygulanmasını umut ediyoruz. Doğal olarak ilk olarak Elektrikli araçlarda ÖTV indirimini ve elektrkli araçların yaygınlaşması dileği ile.

TeknoKulis’te daha ilkin elektrikli Renault Fluence’ı incelemiştik. Fakat elektrikli otomobiller, her keseye uygun olmuyor hala. Bunun için hybrid otomobiller birazcık daha çekici. Her insanın ulaşabileceği hybrid otomobiller ise Middle Tenesee Eyalet Üniversitesi’ndeki 9 öğrencinin emek harcaması sonucunda oldukça daha yakın.

Öğrenciler 5 senelik çalışmalarını, 1994 model bir Honda Accord üstünde yapmışlar. Emek verme sonucunda daha öncekine oranla aracın gittiği mesafe yüzde 50 ile yüzde 100 içinde artmış. Sistem, toplamda 5 bin TL civarında maliyetle arka tekerleklere takılan elektrik motorları üstüne kurulu. Araba normalde önden çekişli, fakat arka tekerleklere takılan bu sistem yardımıyla oldukca daha azca güç sarfederek ilerleyebiliyor. 40 km/s altında ise araba tamamen elektrik motorundan güç alıyor. Bu gücü de bagajdaki li-ion bataryadan alıyor.

Bu buluşun gelecek yatırımlarla hem daha ucuza hem de daha etkili olması mümkün gözüküyor.

 

Alıntı:mekatron.net

Türkiye’de Elektrikli Araba Kullanımı

Türkiye’de Elektrikli Araba Kullanımı

Elektrikli arabalar enerji tüketimi az sayıda olduğu için hava kirliliği gibi etkenler oluşmasını en aza düşürüp, daha düşük enerji ile çalışma mümkün olacağı için önümüzde ki yıllarda özellikle kullanımı yaygınlaşıp, artacağı düşünülmektedir. Elektrikli araba kullanımda genellikle elektrik yüklü batarya ile kullanım sağlanmış olan otomobillerdir.

Elektrikli araba kullanımı on dokuzuncu yüz yılın sonları ve yirminci yüz yılın başlarında daha çok gündemde olmaya başlamasına rağmen daha sonra ki yıllarda pek gündeme gelmez oldu. O sebepten şuanda Türkiye de elektrikli araba kullanan kişiler çok az. Ancak olsa hiçte fena olmazdı. Düşünün bir kere bu şekilde elektrikli araba kullanımı sayesine de karbon monoksit emisyonu sağladığı için en az yüzde otuzluk bir azalma söz konusu olurdu. Buda demek oluyor ki daha temiz ve oksijenli hava demek oluyor.

Elektrikli araba kullanımı engelleyen etkenlerden biri şarjlı çalışıyor olması. Bunun içinde Ülke genelinde bulunan şarj istasyonlarının yok denecek derecede az olması. Bu şekilde elektrikli araba kullanan bir kişi etrafta şarj istasyonları olmadığı için gitmek istedikleri yere ulaşamadan arabanın bataryası bitmiş olabilir. Bu sebepten de insanlar bu şekilde elektrikli araba kullanmak istemez. O yüzden elektrikli araba kullanımı olması için ilk öncelik olarak tıp ki benzin ve gaz istasyonları gibi şarj istasyonları da olmalı ki. İnsanlar çok rahat şekilde tükenen elektrikli araba bataryalarını şarj istasyonlarında doldurabilsinler.

Türkiye de ilk elektrikli araba ikinci Abdülhamid tarafından 1888 yılın da İngiltere den sipariş edildi. Hatta o yıllarda ülkeye gelen elektrikli arabanın fotoğrafları dergi sayfalarında çıkmış ve çok ilgi duyulmuştu. Hatta hız konusunda da diğer arabalara nazaran daha hızlı olduğu tespit edilmişti.

Elektrikli arabaların ücretleri ise diğer araçlara nazaran daha yüksek olduğu içinde çoğu insanın bütçesi kullanmaya yetmez. O sebepten bu tarz arabaları kullanan kişiler genellikle bir mevki ve yüksek gelir sahibi olması gerekiyor. Ayrıca bu arabaların bataryaları her kullanım ve dolduruşta kullanım süresi azalmış olacağı için belli bir sen sonra kullanım sıklığı ve batarya doluş sıklığına göre tekrar yeni bir batarya alınması gerekebilir.

Hibrit Araçların Çalışma Sistemi

Elektrikli araçların ülkemizde de yaygınlaşma başlamasıyla birlikte, hibrit araçların çalışma sistemi ve nasıl bir motor yapısı olduğu ve ne zaman yakıt ne zaman elektrik harcadığı ile ilgili soru işaretleri var insanların kafasında. Hibrit araçların çalışmasına dair çeşitli önemli hususlara değindik sizler için.

  • Dizel araçlara göre çok farklı bir çalışma sistemine sahiptir. 2 veya daha fazla enerji kaynağını kullanan ve bununla birlikte içten yanmalı motor ile birlikte destek batarya sisteminin ve bir de jeneratörün bu sisteme dahil olması ile birlikte harekete geçen bir araç tipidir.
  • Paralel, seri ve seri-paralel ortak figürasyon ile üretilen sistemler de mevcuttur.
  • Farklı fazlar ile birlikte daha işlevsel bir yapıya sahip olan araçlar, performans konusunda çok güçlü ya da verim sahibi değildir ancak kısa mesafede daha fazla etki yaratabildikleri için dizel araçlara göre %40 oranında daha yüksek verim sunmaktadırlar.
  • İlk fazda elektrik motorunun bataryaya desteği ile sistem harekete geçer ve düşük hızda daha yüksek verim elde edebileceğiniz bir çalışma sistemi ortaya çıkar.
  • Şehiriçi trafiğinde daha fazla verim elde edebileceğiniz bu araç, 50 km gibi bir hızda seyreder ve bu da ilk fazda ilerlemesini gerektirir.
  • İkinci faza geçildiğinde aracın normal hızının bir üst seviyeye geçtiğini görüyoruz ve yüksek performans sergilediği anda da bu fazda ilerliyor.
  • Benzin motoru ve elektrik motorunun ortak çalışması sayesinde özellikle dur kalk durumlarında çok fazla yakıt harcanmaz ve bu teknolojinin de en büyük artısı budur. Dizel araçlarda dur kalk eylemlerinde çok fazla yakıt harcandığı bilinir ancak hibrit araçlarda bu eylemler esnasında yakıt emilimi çok daha azdır.

Hibrit Otomobiller Nasıl Şarj Edilir?

Çevreci otomobillerin öncüsü olan hibrit modeller, ülkemizde de belli başlı markalar tarafından piyasaya sunulmuş durumda ancak an itibarıyla çok gelişmiş bir teknoloji söz konusu değil ve bu araçların hali hazırda birtakım eksikleri de mevcut. Nasıl şarj edilecekleri ya da nerede şarj edilecekleri de merak konusu olan araçlar için bir açıklama geldi ve bu bilgilendirme ile birlikte yeni bir gelişmeyi de sizlere aktaralım.

Şarj istasyonları sayesinde depolarınız dolduruluyor ve sahip olunan depoya aktarım yapılıyor. Benzin alır gibi araçlarınızı şarj edebiliyorsunuz ancak daha yüksek akım ile karşınıza çıktığı için evdeki gibi 8 saat ya da daha uzun süre beklemenizi gerektirmiyor. Toyota markasının bu konuda harekete geçtiğini görebiliyoruz ve pirizden de şarj edilebilecek bir sistem olan Plug-in teknolojisini geliştirmeye başladıklarını öğreniyoruz.

Ne yazık ki bu teknolojiye henüz tam anlamıyla hakim bir ülke değiliz bu yüzden istasyon sayısını artışını beklemek de anlamsız olacaktır. Evde şarj etmek çok daha mantıklı gibi gelebilir ancak süreyi kısaltmak adına istasyonlar aracılığı ile şarj sorununu halletmeniz lehinize olacaktır. Toyota markasının kısa süre sonra plug-in ile birlikte süre ve aktarımı daha kısa zamana yayacağını belirtmesi ile birlikte hibrit araç satın alacak kullanıcılar da beklemeye koyuldu. Her bölgede istasyon olmadığı için bu tür bir teknolojinin en azından hibrit satışını da arttıracağı ön görülüyor

Hibrit Araçları Hangi Havalarda Kullanabiliriz

Hibrit otomobiller, alternatif enerjinin gereksinimlerinden olan ve ileri teknolojiyi uyarlayan araçlardandır. Son 10 yılda hibrit araçları seri üretim ile kullanıcılar ile buluşturan birçok otomobil şirketi vardır.Bu noktada akıllara hibrit Araçları extrem hava koşullarında kullanabilir misiniz sorusu geliyor. Ülkemizde ve tüm dünyada otomobil pazarında gün geçtikçe önemi artan hibrit otomobillerin hava koşullarına bağlı olarak çalışma şartı, tıpkı benzinli motorlarda olduğu gibidir. Bir elektrik ve bir benzinli motora sahip hibrit (melez) otomobiller, karlı, yağmurlu ve güneşli havalarda, benzinli otomobillerin çalıştığı tüm sıcaklıklarda çalışabilirler.

Bir benzin-elektrik otomobili, hem elektrik hem de benzin gücünü bir araya getirerek tam uyumlu şekilde çalışmasını sağlayan bir sisteme sahiptir. Hibrit otomobillerin elektrikli otomobillerden bir farkı vardır. Hibrit otomobilin bu farkı ise şarj prizinin olmaması ve şarja ihtiyaç duymamasıdır. Rejeneratif diye tabir edilen enerji sayesinde kendi kendisini şarj edebilmektedir. Hibrit otomobil sahibi olmak isteyen sürücülerin merak ettiği bir konu olan otomobilin hangi hava şartlarında çalışabileceği konusunda kesin söylenecek cevap benzinli otomobillerin çalışma şartları ile aynı şartlara sahip olmasıdır.

Benzinli bir araç ile aynı extrem hava koşullarında kullanılabilen hibrit araçlar, yakıt tasarrufuna bağlı olarak aldığı mesafe itibari ile ve çevreye verdiği zarar itibari ile daha çevrecidir. Herhangi bir çevre kirliliğine neden olmayan hibrit otomobil, şarj edilene kadar ortalama 80-160 km arasında yol kat edebilir.

Hibrit Araçla Yolda Kalır Mıyım?

 

Dizel araçlara göre yakıt tasarrufu konusunda beklentilerinizi çok daha kusursuz bir şekilde karşılayacak olan hibrit araçlar, son dönemin gözdesi olmayı başarıyor ve bu aşamada yakıt tasarrufunun yanı sıra henüz yeni bir teknoloji olarak ülkemize de giriş yaptığı için akıllara bazı soruları getiriyor. Yolda kalır mıyım endişesine dilerseniz detaylı bir şekilde yanıt verelim. Ne yazık ki çok uzun mesafelere ulaşamıyorsunuz ve 8 saatlik bir şarj ile 160 km gibi ortalama bir rakam karşınıza çıkıyor. Yolda kalma durumunuz özellikle uzun mesafede çok fazla ancak şanslı iseniz ve bir şarj istasyonu bulabilirseniz sorun yaşamazsınız. Farklı makalelerimizde de bahsettiğimiz gibi henüz her şehirde ya da bölgede şarj istasyonu yer almıyor, bu yüzden yolda kalma ihtimaliniz de çok fazla.

Evde şarj ettikten sonra gideceğiniz mesafeyi belirlemeniz gerekiyor çünkü kısıtlı bir mesafeniz var ve tam depo çıksanız bile gidebileceğiniz alan belli. İstasyonların sayısının artması ile birlikte bu sorun geride kalacaktır diye düşünüyoruz fakat an itibarıyla çok fazla istasyon bulunmuyor. Toyota’nın yakın zamanda daha üst düzey bir teknoloji ile daha fazla şarj ve daha fazla mesafe mümkün kılınacak. Almanya’da yapılan bir testte 600 km mesafenin tam depo ile gidilebildiği görülüyor fakat ülkemizde böyle bir teknoloji ve araç modeli henüz yok ancak mümkün olabileceğini de net bir şekilde görebiliyoruz.  Yine de bellirli bir mesafeyi gidebilirsiniz zaten hibrit araçlar aracın belirli bir hız sınırından sonra yakıt tipini elektrikten benzine çevirerek hem hızı artırmakta hem elektriğinizde tamamen bitmemiş olmaktadır. Ayrıca aracınızda kullanım sırasında frenleriniz sayesinde elektrik üretmektedir. Bir nebzede olsa bu elektrik işinize yarayacaktır.

Hibrit Araçla Ne Kadar Mesafe Gidilir?

Son dönemin popüler araçlarından bir tanesi olan hibrit araçların ne kadar yakıt ile ne kadar mesafe gidebildiği de akıllardaki sorulardan bir tanesi. Bu elbette farklılık gösteriyor ve markaya göre değişebiliyor ancak genel hatları ile bu araçların ne karda mesafe katedebildiği ve ne kadar yakıt tükettiği de ortada. Almanya’da yapılan bir test ile birlikte bu araçların sahip olduğu rekor kırıldı. Tam depo ile 600 km mesafe elde edildi ve bunun mümkün olduğu da ortaya konuldu. Ülkemizde henüz bu mümkün değil ve piyasadaki araçlar incelendiğinde mesafe olarak daha az yol katedebildiklerini görüyoruz. Fiyat bazında ülkemiz adına bir bilgi verelim ve yapılan test sürüşünde 19 liralık depo ile 120 km mesafe alınabildiği de verilen bilgiler arasında yer alıyor. Tabi ki bu ülkemizin üretiminde olan ve İTÜ tarafından piyasaya sürülen bir araç, dilerseniz gelişmiş modellere göz atalım ve markaların bu konuda sizlere ne sunduklarını inceleyelim.

Renault markasının ülkemizde hali hazırda satışta olan Fluence modelinin evde şarj edildiği takdirde 160 km mesafe katedebildiği verilen bilgiler arasında. 8 saatlik bir şarj ile 160 km mesafe gidebiliyorsunuz ancak yetkililer bu mesafenin uzatılacağını ve şarj süresinin de en kısa sürede kısaltılacağını belirtiyor. Yapılan test sonuçlarında hibrit araçla en uzun mesafe olarak Renault araçlarının katettiği de bağımsız test kuruluşları tarafından yapılmış.

Yakın zamanda daha uzun mesafelere bu teknoloji ile ulaşabileceksiniz ancak an itibarıyla çok uzun yolculuklar için çok da tercih edilebilir bir teknoloji gibi görünmüyor.

 

Hibrit Araç Vergileri

Hibrit araçlar, ucuz ve çevre dostu olması nedeniyle geleceğin aracı olarak düşünülmektedir. Pem tipi yakıt pili ve fuel cell ile çalışmaktadır. Buluş aşamasında olan araç fiyat olarak pahalılık gösteriyor ancak gerekli ar-ge çalışmaları yapıldıktan sonra satış fiyatının düşmesi beklenen bir araçtır. Teknolojinin pahalılığıyla rekabet konusu olmayan hibrit araçlar, enerji tasarrufu sağlaması ve çevreci özelliğiyle pek çok ülkede satışı için teşvik verilmektedir. Aracın tercih edilmesi için pek çok ülkede, vergi indirimi yapılmaktadır. Ülkemizdeyse elektrikli otomobillerin vergilerinde büyük bir düşüş görünürken, hibrit araçlarda ilgili henüz bir vergi indirimi bulunmamaktadır. Türkiye’nin hibrit araçlara yönelen ülkelerden geri kalmaması için büyük bir vergi indirimine ihtiyacı vardır. Hibrit araç vergileri hakkında düzenlemeler hükümet tarafından da düşünülen bir durumdur.

Dizel araçlarda yapılan vergi indirimi ile birlikte yeni nesil araç olan hibritler için de bir düzenleme yapıldı. Yakın zamanda Maliye Bakanı tarafından yapılan açıklama ile birlikte elektrikli araçların ÖTV konusunda motor gücüne göre %3 ila %15 arasında değişiklik göstereceği söylendi. İlk etapta vergi indirimi konusunda büyük sorunlar yaşanmıştı ancak an itibarıyla bu sorun bir nebze de olsa ortadan kalktı diyebiliriz. Vergi teşvikinin bu teknolojiye insanlı daha yakın kılacağı söyleniyor ancak insanların akıllarında çok fazla soru işareti var ve bu soru işaretlerini ortadan kaldırmak adına daha etkili çalışmalar yapılabilir. Hibrit araç vergileri için indiriminin yapılması aslında gelişmiş bir çevre düzeni ve daha sağlıklı bir dünyayı da beraberinde getirecektir. Bu araçların elektrik enerjisi ile çalıştığını biliyorsunuz ve benzin tüketmek yerine teknolojiyi de kullanarak çevre dostu araçlar kullanmak her zaman için daha tercih edilebilir olacaktır.

Tüm ülkeler hibrit araçlara yönelmeye başlamışlardır. Bu yönelmenin başında ise aracın satın alma sırasındaki vergilerin indirimi yapılması yer almaktadır. Hibrit araçlar için yüzde 90’a kadar vergi indirimi sağlayan ülkeler bulunmaktadır. Bunun en önemli nedenleri arasında hibrit teknolojisinin ülke ekonomisine olan katkısıdır. Dizel araçların tercih ediliyor olması ülke ekonomisi ve araç sahibine ekstra yük getirmektedir. Bu yükten kurtulmak içinse gerekli vergi indirimlerinin yapılması gerekmektedir.

Gelecek 15-20 yıl için hibrit teknolojisinin gündemde olacağı düşünülüyor. Hibritin içinde bulunan iki motor, hem benzinli motor hem de elektrikli motor özelliğiyle aynı anda çalışmaktadır. Kendi kendini şarj edebilen motorların, şarj ihtiyacı olmamaktadır. Ülkemizin de bu teknolojiye destek vermesi ve yapılacak vergi indirimleriyle geri kalmayacağı düşünülüyor.

Henüz net bir indirim söz konusu değil ancak bu konuda bir hayli yol katedildi ve indirimlerin de yakın olduğu, kulislerde konuşulanlar arasında yerini alıyor. Vergi indirimi ile birlikte daha fazla insanın ilgisini çekecek olan bu araçlar, performans konusunda çok da yüksek bir verime sahip olmasa da, yakıt tasarrufu nedeniyle tercih edilebilir. Vergi teşviki için marka sahipleri ve kullanıcılar da harekete geçmiş durumda ve yakın zamanda bu konuda büyük bir gelişme olacağını da söylemek gerekiyor. Yüzde 45’lerden bu seviyeye düşmesi de sanıyorum yeterli bir indirim ancak hali hazırda süreç devam ediyor…

Hibrit Araç Performansı Nasıldır

Dizel ve hibrit araçlar arasında yapılan en büyük kıyaslardan bir tanesi de performans konusu. İnsanların aklına gelen ilk soru ise yeni teknolojinin ürünü olan bu araçların Hibrit Araç Performansı Nasıldır sorusu olacaktır. Araçların performanslarına değinecek olursak gelişmiş hibrit araçlarda uzun mesafe performansları iştah kabartıyor ancak ülkemizdeki araç modellerini inceleyecek olursak kısa mesafede daha kaliteli performans sunduklarını söylemek mümkün. Uzun mesafe içine yazık ki tercih edilebilecek araçlar değil, bu yüzden çok fazla araç kullanmayan ve şehir içi trafiğinde daha fazla vakit geçiren biri iseniz hibrit araçları tercih etmeniz daha doğru olacaktır. Mesafe bazında performans değerlendirmesi yapıldığında kısa mesafede çok daha az yaktığı ve çok daha masrafsız olduğunu görebiliyoruz ancak belli bir hız limitine sahiptir ve bunu aşmak da an itibarıyla ne yazık ki mümkün değil.

Dizel araçlarda çekiş gücü ve tork performansı çok daha güçlüdür ancak hibrit araçlarda bundan bahsetmek ne yazık ki mümkün değil. Yeni bir sistem ve yeni bir teknoloji olduğu için geliştirilebilir olup olmadığı konusunda bir bilgi yok fakat performans konusunda henüz çok verimli oldukları ya da güçlü oldukları söylenemez. Bu performansa harcadığınız paranın elbette çok uygun rakamlar olması gerekiyor ve birçok araç sahibi de bu yüzden çevre dostu hibrit araçları tercih ediyor. Yüksek performans elde etmek henüz mümkün değil ve az önce de belirttiğimiz gibi uzun mesafede özellikle çok daha düşük verim ile karşınıza çıkıyor ve yolda kalma riskiniz de çok ama çok fazla.